Sıradaki yeni pandemi bu mu? Ölümcül virüs 4 milyon yıldır donmuş halde bekliyor. Küresel iklim değişikliği nedeniyle küresel ısınma her geçen gün artıyor. Buzullar hızla eriyor, permafrost tabakasındaki virüs ve bakteriler hızla gün yüzüne çıkıyor.
Bu Ölümcül Virüs 4 Milyon Yıldır Donmuş
Eğer dünyadan izole bir şekilde hayat sürmüyorsanız, iklim değişikliğinin bugün insanlığın karşı karşıya olduğu en güncel tehlikelerden biri olduğunu biliyorsunuzdur. En yaygın olarak tanımlanan semptomlar arasında sık sık yoğun kuraklıklar, sıcak hava dalgaları, yaşanan fırtınalar, ısınan okyanuslar nedeniyle eriyen buzullar yaygın olarak rapor ediliyor. Şuanda yaşadığımız ağır kış da bunun etkilerinden biri. Ancak iklim değişikliğinin daha az aşina olabileceğiniz büyüleyici bir zincirleme etkisi, permafrost…
Permafrost nedir?
Permafrost dünya yüzeyinin yaklaşık %11’ini kaplayan donmuş topraktır. Bunların çoğunluğu Amerika tarafında Kanada’nın önemli bölgeleri ve Alaska , Rusya tarafında Sibirya…
Kutuplarda ki Buzullarda Yeni Pandemi Tehlikesi
Kutuplar iki kat daha fazla ısınıyor. Buzulların erimesi yeni virüsler veya yeni mutasyonlar için açık kapı mı? Peki gerçekten buzullar erirse ne olur? Patojenlerin yani hastalık yapıcı bakteri ve virüslerin yeniden aktive olarak insanlar arasında salgınlara neden olabilir?
Permafrost yazın düşen ve kışın yeniden donan aktif katman olarak bilinen yüzey toprağı ve tortu tabakası tarafından korunur. Ancak şuanda bu katmanın bazı kısımları hiç donmuyor. Bu nedenle permafrost daha yüksek sıcaklıklara maruz kalıyor ve erimeye başlıyor. Bu yüzden on binlerce yıl boyunca gömülü kalmış ve korunmuş olanları ortaya çıkartıyor.
İşte bu yüzden dolayı şimdi mamut dişi küpeleri yada kolyeleri satın alabilirsiniz. Ancak aynı zamanda yeni bir pandeminin başlangıcını da ifade edebilir bu.
Çünkü hayvan iskeletleri ve bitki türlerinin yanı sıra eriyen permafrost binlerce yıldır uykuda olan hastalıkları serbest bırakıyor. Permafrost tabakası çok fazla biokütle ölüsü içeriyor. Bitkiler, hayvanlar ve insanlar da dahil olmak üzere tüm canlıları. Aynı zamanda bu yeraltı buz mezarında kilitli olan şey insanlar ve hayvanlar öldüğü sırada var olan patojenlerin çılgınca karışımı.
Virüsler ve bakteriler çoğu durumda organizmanın içine yerleşmişlerdir. Aslında bu bakterilerin birçoğu öldü. Bazıları ise sıfır derecenin altındaki sıcaklıklarda hayatta kalmak için çok sayıda strateji geliştirdi. Donmuş ama canlı olarak bekliyorlar.
Soğuk bölgelerde bitki ve hayvanlar öldüğünde normal ayrışmalarının aksine donarak beklerler. Zaman içinde bazen bu donmuş cansız bedenler aktif katmandan aşağı doğru hareket ederler. Üstüne daha fazla hayvan ve bitki yüklendiğinde, her şey daha da aşağı bastırılır ve tortular biriktiğinde, permafrost bazı noktalarda bir buçuk kilometre kalınlığında bir yer olabilir.
Alttaki biokütle yüzeyin altındaki permafrost tabakasının artmasıyla yüz bin yaşından daha fazla olabilir. Bakteri ve virüsler aktif katmana doğru yol alabilirler. Aktif katman ne kadar derinse uyanan organizmalar daha yaşlıdır.
1890larda Sibirya da bir kasabanın nüfusunün yüzde kırkı çiçek hastalığı salgını tarafından yok edildi ve cesetler nehir kıyısının yanındaki permafrost tabakasının üst tabakasına gömüldü. Kolima nehri …
2016 yılında bir şarbon salgını oldu. Artan sıcak hava dalgası permafrostu hızlandırdıktan sonra bir şarbon salgınını tetikledi.
Şubat 2017’de NASA araştırmacıları Meksika’da bir madendeki kristaller içerisinde 50 bin yıllık mikroplara rastladıklarını açıkladı.
Çiçek hastalığı 1980’de tamamen ortadan kalktığı ilan edildi ama yirminci yüzyılda sadece 500 milyon insanı öldürdü. Bu hastalığa yakalanan herkesin yüzde otuz ölüm şansı vardı. Hepimizi eve tıkan hastalığın yüzde birlerdeki ölüm oranını düşününce acaba çiçek hastalığı olsaydı ne olacaktı diye düşünmeden edemedim? Bunu bence sende düşünüp yorumlara yazmalısın.
1990’larda yapılan araştırmalarda, Sibirya’nın güneyinde Taş Devri’nden kalma insan kalıntıları bulunmuştu, bunların vücudunda çiçek hastalığına özgü yaralar tespit edilmişti. Araştırmacılar çiçek virüsü görmeseler de bu virüsün DNA kalıntılarına ve karakteristik yaralarını tespit ettiler.
Araştırmacılar Alaska’nın tundralarında 1918 İspanyol gribi virüsünün kalıntılarını buldu. Bubonik veba ve çiçek virüslerinin de Sibirya’da gömülü olma ihtimali var.
Tüm detaylar ve daha fazlası videoda…. Tıklayınız!
Ben Halil BAKMIŞ Kanalıma ÜCRETSİZ abone olmayı Unutma! TIKLA!!
► Instagramdan beni takip et: https://bit.ly/3CgoLyU
Bu videolarıda izlemelisin:
Şeytan Çekirdeğinden Bilim insanları Neden Korkuyor!
Büyük İstanbul Depremi Olursa Ne Olur? Deprem sonrasında yaşanacaklar? 2022
2030 ve 2045 Yılında Neler Başımıza Gelecek? 2045 Sırrı
HER AN OLABİLİR! Güneş Fırtınası ve Küresel Elektrik Kesintisi